HANEFİ AVCI OLAYI ÜZERİNE
Aslında Hanefi Avcı olayı, güzel memleketimin başına gelen son talihsiz olaydır. Olayın gerçekleşmesinin zamanı ve söz konusu kişinin de Hanefi Avcı oluşu bu talihsiz olayı farklı bir yere koymamızı gerektiriyor. Bir kere Hanefi Avcı neden bu kitabı yazdı? Neden kendisinin de içinde bulunduğu cemaat ilişkilerini deşifre etmeyi gerek duydu? Gibi soruları bir kenara bırakırsak, olayın çok vahim bir ‘kör gözüne parmak’ olduğunu görebiliriz. Evet Avcı bir takım iddialarla bir kitap yazdı ve evet elbette ki bu iddialar gerçekse çok vahim sonuçları olabilir. Ancak 2010 yılında hala ne yazık ki bir kişi(tüm görevlerini ve geçmişini görmezden gelerek) Türkiye’de yazdığı bir kitap yüzünden bu kadar aleni bir şekilde ve apar topar cezaevine konuyor. Zaten uzunca bir süredir tadı kaçmış bir Ergenekon davasıyla, ülkenin yargı sistemi sorgulanırken,üstüne de bu denli fütursuzca bir cezalandırma şekli, özellikle toplumun bir kesiminde zaten çok da kuvvetli olmayan yargının bağımsızlığı düşüncelerine ağır bir darbe vurmuştur. Bir kesim tarafından Avcı’nın geçmişi şaibeli ve karanlık görülüyor olabilir ancak ne olursa olsun, 2010 yılında böyle bir talihsizliğin yaşanması ülkemiz ve yargımız adına üzücüdür.
Avcı’nın suçlandığı konuda ayrı bir tartışma konusu. Sanki bir takım kişiler(elbette ki Avcı’nın kitabından pek de memnun olmayan kişiler) bir gece oturup “ya bu Hanefi Avcı meselesini de halletmek lazım da nasıl yapsak?” Kendi aralarında konuşurken Ergenekon davasının artık çok magazinsel olduğu ve çok fazla muhaliflerin susturulması tartışmasının odak noktası olduğuna kanaat getirip, Avcı’yı daha farklı bir dava vasıtası ile susturmanın mantıklı olduğuna karar vermişlerdir. Bunun içinde en güzel davanın, Devrimci Karargah davası olduğuna inanmışlar. Hanefi Avcı kitabını yazdıktan çok kısa bir süre sonra 1 seneyi aşkın bir süredir devam eden Devrimci Karargah Örgütü davasından gözaltına alınarak cezaevine konulmuştur.
Niyetim Avcı’yı savunmak değil, niyetim bu ülkede özgürce,hürce bir şeylerin ne zaman söylenebileceğini sormaktır. Yazımı bitirirken Avcı’nın gözaltısına dair birkaç sorum olacak; Devrimci Karargah Örgütü olayı 1 sene önce yaşanan ‘Bostancı Çatışması’ ndan beri gündemde, Hanefi Avcı’nın bu örgütle olan organik bağı Avcı bu kitabı yayınlamadan önce bilinmiyor muydu? Şayet biliniyorduysa neden kitap yayınlandıktan sonra yakalanması ihtiyacı duyuldu?...
Yazar: "ÖTEKİ" KÖŞE