"Net bir şey söylüyorum size. Siyasi slogan atarsanız, kimliklerinizi toplarım. Üniversiteden atarım hepinizi. Hemen dağılıyorsunuz. Burası benim ve hepinizin üniversitesi. Burada slogan atamazsınız. Eğer atarsanız emniyet görevlileri kimliklerinizi toplayacak!"
Bu sözler Celal Bayar Üniversitesi rektörüne, pardon sahibine (!) ait.
Üniversiteye ziyarete gelen başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ı protesto etmek için toplanan öğrenciler, başta rektör olmak üzere emniyet görevlileri tarafından engellendi.
Engellendi, çünkü cumhuriyeti savunacak biri varsa onlar Türkiye’de yaşayan gençler değil, tabii ki de rektördür. Engellendi, çünkü her önüne gelen protesto yapıp sesini duyuramaz bu ülkede.
Hepiniz kendinize gelin, aklınızı başınıza toplayın!
Yatıp kalkıp dua edelim ki, böyle rektörler hala bu ülkede mevcut. Şükredelim ki birkaç üniversite öğrencisine hükmedebilen devlet üniversitesi sahipleri var bu ülkede. Gerçekten çok şanslıyız!
Biz küçükken evin aşağısındaki otoparkta plastik bir topla futbol oynardık. Her taraf araba dolu, bir yığın velet orada koştururduk. Top yanlışlıkla bir arabaya geldiğinde de alarm çalmaya başlardı, biz de hemen tüyerdik. Bir gün oyunumuza kurban giden bir arabanın sahibi(alt komşu) aşağı inip, “Patlatırım topunuzu! Gidin buradan!” demişti. Çil yavrusu gibi etrafa dağıldık, çok korkmuştuk.
Sayın rektör Mehmet Pakdemirli, anladığım kadarıyla bizim alt komşuyla aynı düşünce yapısına sahip. O da eskiden küçük çocukların keyfini kaçıran, patlatırım topunuzu diyenlerdendi. Fakat işler değişince, kocaman çocukların ellerinde kimlik kartlarını görünce, “Toplatır kimliklerinizi, attırırım bu okuldan.” diyebildi ancak.
İnanın rektörüm, çok korktu o arkadaşlar. Artık hiçbir yerde miting, protesto falan yapmazlar. Bu kalıcı çözümlerinizle bütün ülkeye örnek teşkil edecek bir davranışta bulundunuz.
Allah sizden razı olsun sayın rektörüm, bir ulus sizi ayakta alkışlıyor. Hem ne hadlerine öyle seslerini duyurmak falan, keşke toplayaydınız kimlikleri, içeri atıp bir güzel de dövseydiniz. Siz yine insaflı çıktınız, vallahi bıraksanız emniyete, neler gelecek çocukların başına. Bugün o çocuklar rahatça yaşayabiliyor, bir yerleri kırılmamış ise bunu size borçludurlar sayın rektörüm. Ben onlar adına size çok teşekkür ediyor, yaptıkları densizlikten dolayı özür diliyorum. İyi ki varsınız!
Yazar: SERBEST KÖŞE